OSLO, 13 Mayıs (Xinhua) — Norveç’i ziyaret eden Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Qin Gang, değişim ve çalkantıların iç içe geçtiği uluslararası durum karşısında Çin-Avrupa ilişkilerinin kararlı gelişimini sürdürmek üzere üç ilke önerdi.
Cuma günü Norveçli mevkidaşı Anniken Huitfeldt ile düzenlediği ortak basın toplantısında Çin-Avrupa ilişkilerinin doğru şekilde gelişiminin nasıl sürdürüleceği konusunda bir soruya yanıt veren Qin, “Çin ve Avrupa, küresel olarak etkili iki güç, iki büyük pazar ve iki büyük medeniyeti teşkil ediyor. Ziyaret sırasında Avrupa tarafında Çin ile iletişim ve koordinasyonu artırmaya ve karşılıklı olarak faydalı işbirliğini teşvik etmeye yönelik güçlü bir istek olduğunu derinden hissettim” dedi.
Kapsayıcı bir dünya görüşüne bağlılık çağrısında bulunan Qin, Çin ve Avrupa’nın farklı ülkelerin kendi halkları tarafından seçilen kalkınma yollarına saygı duyması ve desteklemesi, uluslararası toplumun evrensel endişelerine birlikte ve pozitif şekilde yanıt vermesi gerektiğini dile getirdi. Bakan, savaş sonrası uluslararası düzenin korunması ve hakiki çok taraflılığın desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
İlerici bir tarih görüşüne bağlılık çağrısında bulunan Qin, uluslararası toplumun ihtiyacı olan şeyin, barışçıl kalkınma, eşitlik ve adalet, gerileme yerine ilerleme olduğunu ve Soğuk Savaş’ın insanlık için bir trajedi olduğunu söyledi.
Bakan, “yeni bir Soğuk Savaşın” daha büyük bir felaket getirmekten ve Çin ve Avrupa halkının ve dünyanın geri kalanının çıkarlarına ciddi şekilde zarar vermekten başka işe yaramayacağı ve çok taraflılık ve küresel yönetişime büyük darbe indireceği uyarısında bulundu.
Qin, Çin ve Avrupa’nın birlikte “yeni bir Soğuk Savaşa” karşı çıkması, büyük güçler arasındaki koordinasyon ve pozitif etkileşimi teşvik konusunda liderlik yapması ve kapasite ve kaynaklarını ortak kalkınma ve refahı teşvik etmekte kullanması gerektiğini dile getirdi.
Karşılıklı olarak faydalı kazan-kazan işbirliği bakış açısının desteklenmesi çağrısında da bulunan Qin, Çin’in risk zorluklarıyla başa çıkmada Avrupa’nın ortağı olduğunu ve Çin’in Avrupa’ya ve dünyaya ihraç ettiği şeyin riskten ziyade kesinlik olduğunu belirti.
Qin, ortak şekilde “ayrıklaştırma ve zincirlerin koparılmasına” karşı çıkan hem Çin hem de Avrupa’nın birlikte ekonomik küreselleşmenin doğru yönünü desteklemesi, makro ekonomik politika koordinasyonunu güçlendirmesi, işbirliği potansiyellerini araştırması, birbirinin önemli endişelerini uygun şekilde gidermesi ve birlikte küresel sanayi ve tedarik zincirlerinin istikrar ve sorunsuz işleyişini sürdürmesi gerektiğini söyledi.